Kırışıklara “bye bye!” Demeye Hazır Mısınız?

Kırışıklarla savaşta “rüya takımı” dediğimizde benim aklıma süper bir ikili geliyor. Tabi bu ikiliyi de destekleyici bir iki ufak katkı yapılabilir.

Tabii ki sağlıklı bir diyet ve yaşam tarzı, cilt sağlığı için büyük öneme sahiptir. Soran hastalarıma her zaman söylediğim gibi iyi bir uyku düzeni, (güzellik uykusu) düzenli egzersiz, bol su içmek ve sağlıklı bir beslenme olmadan cildinizin güzel olması çok da olası değil.

Kırışıklara Bye Bye!

Kırışık ve çizgileri azaltmak ya da yok etmek istiyorsak eğer cildin nemini ve elastikiyetini artırmaktan daha doğru bir yol düşünmek de pek mümkün değil ve sağlıklı bir cilt de sağlıklı bir vücutta ancak yer bulabiliyor. Ancak şehir hayatında yaşayan insanların bu “optimum” düzene uyması mümkün olmadığında uygun gıda takviyelerine de başvurmak gerekebiliyor.

İnsanlar günün sonunda “pili bitik” olduklarını hissettiklerinde veya omuzlarında ve boyunlarıda gerginlik hissini fark ettiklerinde, yaşamış oldukları stres ciltlerindeki kırışılar olarak kendisini ortaya koyabilir. Bu yüzden pahalı kırışıklık-karşıtı kremler sadece bir yere kadar faydalıdır. Bunlarla sadece sorunun kök nedenleri olan aşırı stres, restoratif uyku eksikliği ve kilit protein kaybı, kollajeni yerine koymak için geçen zamanda “yara bandı” gibi fonksiyon gösterirler.

Kırışık Karşıtı Rüya Takımı İçerikleri:

#1. Kolajen takviyeleri

Cildi destekleyecek bir diyet önemlidir, ancak birçok insan da gıda takviyesi kullanmayı tercih eder. Kırışıklıklarla mücadelede kritik bir ürün var ve bunu muhtemelen daha önce duymuşsunuzdur: kolajen.

Çoğu insan 25 yaşından sonra kolajen kaybetmeye başlar ve dolayısıyla kolajen depoları da yaşla beraber tükenmeye başlar. Tam da bu nedenle wellness ve güzellik/kozmetik dünyasında kolajen bu kadar önemli bir başlık haline gelmiştir.

Ama kolajenin nasıl çalıştığını biraz daha derinlemesine incelediğimizde bu hayati unsurun 30’lar, 40’lar, 50’ler ve 60’larındaki insanların cilt sağlıkları ve daha fazlası için ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz.

Bakalım kolajen cilt sağlımız için neler yapıyor:

Cildinizin ilk savuma tabakasıdır.

Bu değerli protein dermis (derinin canlı olan, dayanıklı ve kendini onaran kısmına verilen isim) için bir destek ağı oluşturur. Deri vücudumuzun en büyük organıdır ve altındaki organlarımızı dış ortamdaki zararlı etmenlerden korumak gibi çok önemli bir görevi vardır.

Derinizin büyük çoğunluğu bu proteinden yapılmıştır.

Kabaca derinizin protein kısmının %70-80 gibi bir kısmı kolajendir. Genel olarak bakıldığında hidrolize kolajen tüketmenin cildimizdeki kolajen fibrilleri ve dokuyu onaran, yeni baştan yapılandıran fibroblast olarak adlandırdığımız hücreleri desteklediği gösterilmiştir.

Deri hücrelerinin turnover (kendini yenileme) sürecine yardım eder.

Derinin çok zor bir işi vardır çünkü sürekli güneş ışığı, soyulmalar, kirlilik gibi çok sayıda dış faktör nedeniyle zarar görür. Deri hücrelerinin turnover süreci ya da başka bir deyişle derinin doğal kendini yenileme ve onarma sürecinin iyi işlemesi için proteinlere ve özellikle de kolajen proteinine ihtiyacımız var.

Zamanlama her şeydir.

Kollajen takviyeleri ilk ortaya çıktığında, yatmadan bir saat önce alınmaları gerektiği söylenirdi. Gece uykuları sırasında kolajen tüketmenin, derinlemesine bir iyileşme sağlanan uyku hali sırasında vücudunuzdaki cilt onarım faydalarını potansiyel olarak artırabileceğine dair bir inanç vardır.

Kolajen takviyesi alma saatlerinizi akşama denk getirerek bu teoriyi kendiniz test edebilirsiniz. Çünkü bence kolajen almak için “yanlış” bir zaman yoktur ve yatmadan önce alınırsa derin uykuya dalmaya kesinlikle engel olmayacaktır.

#2. Doğa’nın Kırışık Savaşçısı: Astaxanthin

Astaxantinin kolajenle birleştirilmesi kırışıklarla savaşın “Batman & Robin”ini oluşturur. C vitamini kadar iyi bilinmese de, astaxantin bir karotenoid antioksidan ve çeşitli gıdalarda bulunan doğal bir pigmenttir. Aslında, krill, alg, somon ve ıstakoz gibi yiyeceklere canlı kırmızı-turuncu renk sağlar. Ayrıca ek formda mevcuttur ve genellikle “karotenoidlerin kralı” olarak adlandırılır.

Enteresan bir şekilde flamingoların pembe rengini de astaxantin sağlar. Tabi flamingoları bu amaçla tüketmek pek de uygun bir hareket olmayacaktır. Markette daha kolay bulabileceğimiz somon, krill, yengeç gibi gıdalarla da astaxantin almamız mümkündür.

Daha fazla araştırma yapılması gerekse de, bazı araştırmalar astaxantinin doğadaki en güçlü antioksidanlardan biri olduğunu göstermektedir. (“kral” demişler daha ne olsun J ) Aslında, serbest radikallerle savaşabilme kabiliyetinin, C vitamininden 6,000 kat daha fazla, E vitamininden 550 kat daha fazla ve beta karotenden de 40 kat daha fazla olduğu görülmüştür.

#3. Etkisi Kanıtlanmış Stres Karşıtı Ürünler & Uyku Destekleri

İyi bir gece uykusu almak, hormonlarınızdan cildinizin sağlığına ve genel sağlık halinize kadar pek çok şey için çok önemlidir.

Vücut üzerinde sakinleştirici etkileri için bilinen iki takviye melisa, sarı kantaron ve magnezyumla tanışmadıysanız mutlaka değerlendirin.

Melisa ve Sarı Kantaron

Melisa ve Sarı Kantaron ekstraktları, sağlıklı uykuyu ve strese karşı sağlıklı bir yanıtı desteklemeye yardımcı olur. Yaygın olarak kullanılan bu bitkilerin geleneksel tıp uygulamalarında önemli yeri vardır ve 2500 yıldan fazla bir süredir kullanılmaktadır.

Stres ve vücut dengeleyici bu bitkiler, duygusal veya fiziksel stres anlarında bile vücudun homeostazını korumasına yardımcı olur.

Magnezyum

Magnezyum sakinleştirici, dinlendirici bir uyku ve rahat bir ruh halini teşvik eder. Aslında, serotonin gibi “iyi hissettiren” nörotransmiterler üreten bir nörotransmiter olan GABA fonksiyonu için hayati önem taşır. Kısacası, magnezyum vücudu sakinleştirmede ve gevşemeyi teşvik etmede rol oynar, bu da magnezyum eksikliğinin uykuyu olumsuz etkilemesinin nedenlerinden biridir.

Hepsini yaptık ama…

Doğru bir diyet ve yaşam biçimi ve doğru gıdalar (gerektiğinde ise takviyelerle) ile “güzellik uykusu” mümkün. Örneğin kolajen takviyesi alıp astaxantini günlük yaşam düzeninize eklediğinizde cildiniz uykunuz sırasında pek ala kendini yeniden yapılandıracaktır.

Ancak tüm bunlara rağmen istediğiniz cilt kalitesini yakalayamıyorsanız kliniğimizde mezoterapi teknikleriyle gerek ihtiyaç duyulan kolajen peptidlerini gerekse de vitamin, karotenoid, mineral gibi cilt ihtiyaçlarınızı tamamlayabilir ve cildinizin günden güne nasıl güzelleştiğini izleyebilirsiniz.